BÜYÜK FETİH

İstanbul'umuz, 1453'ün 6 Nisan - 29 Mayıs günleri arasında 53 gün süren muhasaradan sonra Türk mücahidlerine kucağını açmıştı.

«Fatih» unvanını, bu büyük fütuhatı ile kazanan Sultan II. Mehmed Han, otağını, Topkapı Maltepe'de kurdu. Topkapı-Edir-nekapı arasındaki merkez cephesini bizzat idare etti. Sağ ve sol cenahlarını Vezir-i Azam Çandarlı Halil ve Vezir Sarıca Paşalara verdi. Merkez cephesinden, Marmara sahiline kadar Ordunun umumi sağ kanadında Anadolu askerleri ve başlarında Anadolu Beylerbeyi İshak Paşa, Halic'e kadar uzanan sol kanatta Rumeli askerleri ve başlarında Rumeli Beylerbeyi Dayı Karaca Paşa vardı. Deniz cephelerinde de Marmara'da Hamza Bey, Haliç'te Zağnos Mehmet Paşa bulunuyordu. Bunların vazifesi; sahil boyundaki sura mümkün olduğu kadar yaklaşıp devamlı bir ateş açmaktı.

Tekbirlerle başlayan ilk hücumda 2 bin merdivenle 50 bin yiğit ileri atılmıştı. Akşemseddinle Molla Gürani de ateş hattına atılıp, askerlere maneviyat ve cesaret telkin ediyorlardı.. Bu arada bir top mermisinin surlarda açtığı gedikten Top-kapı suruna tekbirlerle çıkıp sancak diken Ulubatlı Hasan İstanbul'a giren ilk Türk askeri olmak şerefine nail oldu.